LALE DEVRİ VE ISLAHATLAR (1718-1730)
Osmanlı tarihinde 1718-1730 yılları arasında geçen süreye denir. Osmanlı Devleti'nde, 1718 yılında Avusturya ile imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlayıp, 1730 yılındaki Patrona Halil İsyanı ile sona eren dönemdir. Lale Devri terimi orijinal olarak Yahya Kemal Beyatlı'ya aittir. Fakat bu terimi önemli bir eserinde bahseden Ahmet Refik Bey,Lale Devri teriminin yaygınlaşmasında önemli bir katkı yapmıştır.
ISLAHATLAR
1. İlk defa Avrupa’ya geçici elçiler gönderildi ( Yirmi sekiz Mehmet Çelebi ).
2. İlk Türk matbaası İbrahim Müteferrika tarafından kuruldu. 1727
3. İstanbul’da ilk defa itfaiye teşkilatı kuruldu. ( Tulumbacı Ocağı ) 1720
4. İlk defa çiçek aşısı uygulandı.
5. Doğu klasikleri ve batı dillerinden bir çok eser Türkçe’ye çevrildi.
6. Kağıt, kumaş ve çini fabrikaları açıldı.
7. Kültür ve sanat alanında bir çok eserler meydana getirildi. Avrupa’dan etkilenilerek rokoko ve barok tarzında eserler yapıldı.
8. Yeni ve büyük kütüphaneler yapılmıştır. ( Enderun Kütüphanesi, Yenicami Kütüphanesi )
AVRUPA’DA MATBAACILIK
Johann Gutenberg
Bilindiği gibi matbaa Johann Gutenberg tarafından icat edilmiştir. Gutenberg tek tek metal harflerle yüksek baskı tekniğini geliştirmiş. Gutenberg'in bu bulusundan sonra matbaacılık yaygın ve hızlı gelişen bir sektör olmuştur.
OSMANLI’DA MATBAACILIK
İlk Türk matbaacısı İbrahim Müteferrika’dır. Lale devri olarak bilinen dönemde 1726 yılında ilk Türk Matbaası kurulmuştur .
Her sabah besmeleyle açılır dükkanımız,
Gutenberg’dir dâhi pirimiz üstadımız.
ÇİÇEK AŞISI
Avrupa’da vebadan sonra en korkunç hastalık Çiçek hastalığıydı. 18. yüzyılın başlarında her yıl Avrupa ve Asya’da en az yarım milyon insanın bu hastalığa yakalanarak öldüğü bilinmektedir. Özellikle İngiltere’de bir nesil boyunca her 13 kişiden biri çiçek hastalığından ölmüştür. İşte böyle bir durumda, bu korkunç hastalığa çare bulmak isteyen Edward Jenner’dir. (1749-1823) Edward Jenner yaptığı çalışmalar sayesinde çiçek aşısını bulmuştur.Osmanlı Devleti’de çiçek aşısını ilk kez Lale Devrinde ( 1718-1730 ) uygulamıştır.
Edward Jenner
İTFAİYE ÖRGÜTÜ ( TULUMBACILAR OCAĞI )
GERÇEK DAVUT adını alarak Müslüman olan bir Fransız Mühendis, 1715 yılında ilk yangın tulumbası yapar. 1718 yılında Tüfekhane ve Tophane de çıkan yangınlarda yapılan tulumbanın çok büyük yararı görülür. Bunun üzerine padişah III. AHMET ve Sadrazam Damat İbrahim Paşa’nın emirleriyle 1720 yılında Gerçek Davut’un idaresinde Yeniçeri Ocağına bağlı TULUMBACI OCAĞI kurulur. Bu ocak, günümüz modern itfaiyesinin çekirdeğini oluşturur.
Heeeeyytt !
Karada aslan
Denizde kaplan
Var mı bize yan bakan
BAROK VE ROKOKO MİMARİSİ
Rokoko: 18. yüzyılın başında Fransa’da görülen kavisli çizgileri bol, gösterişli bir sanat üslubudur. Rokoko 18. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkan, gösterişli ve süslemeci bezeme üslubuna verilen isim.
MİNYATÜR VE ÇİNİ SANATLARININ GELİŞİMİ
Levni (17. yüzyıl sonları, Edirne- 1732, İstanbul, asıl adı Abdülcelil Çelebi, Osmanlı minyatür sanatçısı, halk şairi. Lale Devri’nin yaşamış sanatçı, Osmanlı minyatür sanatının son büyük temsilcisidir. 17. yüzyılda duraklamış olan Osmanlı minyatür sanatına renk, perspektif, betimleme anlayışı ve natüralist öğeleriyle yenilikler getirmiştir. Eserleri, iki boyutlu bir yüzey sanatı olan minyatürle, perspektifi ve ışık gölgeyi kullanan Avrupa resmi arasında bir geçit olarak kabul edilir.
YALOVA’DA KÂĞIT FABRİKASININ AÇILMASI
İLK DEFA AVRUPA’YA GEÇİCİ ELÇİLİKLERİN GÖNDERİLMESİ
Yirmi Sekiz Celebi Mehmet
Avrupa’ya giden ilk geçici elçidir. Paris’e gitmiştir. Avrupa’daki gelişmeleri yakından takip edebilmek için gönderilmiştir.
KÜTÜPHANELERİN AÇILMASI
III. Ahmed Kütüphanesi ( Enderun Kütüphanesi ) ve Yeni Camii Kütüphanesi
Enderun Saray Okulu’nda eğitim gören içoğlanları için vakıf kütüphanesi olarak, Havuz Köşkü’nün yerine Sultan III. Ahmed (1703–1730) tarafından yaptırılmıştır. Enderun Avlusu'nun merkezinde yer alan Saray’ın ilk kütüphanesidir. Kitabede Sultan III. Ahmed’in, içinde kitapların toplanacağı bu binayı, bilim öğrenmeyi özendirmek ve sevap kazanmak için kendi parasıyla yaptırdığı anlatılmaktadır.
ORDU ALANIN DA DÜZENLEMELER YAPILMIŞTIR
Doğu klasiklerinden ve batı klasiklerinden tercümeler yapılmıştır.
Lale Devri, Türk Rönesansı’nın başlangıcıdır. Vur patlasın, çal oynasın’ dönemi değildir.